Ukrayna savaşının ilk günlerinde Rus Konvansiyonel kuvvetlerinin gösterdiği oldukça kötü performans, NATO’da bazı kişileri gelecekte Rusya’dan İttifak’a yöneltilecek bir tehdidin öncelikle NATO’nun konvansiyonel üstünlüğü vasıtasıyla caydırılabileceğine ve gelecekteki bir çatışmada Rusya’yı nükleer güç kullanmaktan caydırma çabalarının artık bir öncelik olmaktan çıktığına ikna etme riskini taşımaktadır. Bu çok tehlikeli bir yanılgıdır.

Bu düşünce tarzı, Rusya’nın Ukrayna’yı istilasından alınan önemli dersleri ve NATO’nun gelecekte güvenlik ortamında meydana gelecek köklü değişiklikleri ve bu ortamda Rusya’nın saldırgan tutumunu ve olayları tırmandırmasını durdurmak için onu caydırmak veya mağlup etmek zorunda kalabileceğini hiç dikkate almıyor.

Öyleyse NATO ve Rus liderler Ukrayna’daki savaştan ne gibi dersler çıkarabilirler? Belli ki bu kısmen savaşın henüz öngöremediğimiz sonucuna bağlı olacak ve birçok şekil alabilecek. Bu makale sadece Ukrayna’daki savaşın Rusya nükleer güç kullanmadan ve kesin bir zafer elde edemeden biteceği varsayımına dayanıyor.

Ukrayna’nın güneydoğusundaki Zaporijya bölgesini savunan topçu askerleri bir çekilebilir howitzer “Msta-B”nin  yanında, 16 Kasım 2022. © Fotoğraf: Dmytro Smoliyenko /Ukrinform/ ABACA Reuters kanalıyla
)

Ukrayna’nın güneydoğusundaki Zaporijya bölgesini savunan topçu askerleri bir çekilebilir howitzer “Msta-B”nin yanında, 16 Kasım 2022. © Fotoğraf: Dmytro Smoliyenko /Ukrinform/ ABACA Reuters kanalıyla

NATO liderleri, her şeyden önce, Putin’in Ukrayna’yı istila etme kararının risklere girmeye çok yatkın olduğunu ve bu süreçte çok yanlış hesaplar yapabileceğini gösterdiğini anlamalılar. Bu tür bir risk alma ve yanlış hesaplama birleşimi oldukça büyük sorunlar çıkarır – özellikle buna bir de Rusya’nın hep tekrarladığı nükleer silah kullanma tehditleri eklenirse.

İkincisi, NATO liderlerinin Ukrayna’daki Rus kuvvetlerinin performansının Rusya’nın nükleer silahlara daha fazla bel bağlamasına yol açabileceğini öğrenmeleri gerekiyor. Rusya’nın, gelecekte NATO ile arasında çıkabilecek muhtemel bir savaşın daha başlarında, zafere ulaşmak veya yenilgiden kurtulmak amacıyla, nükleer silah kullanma ihtiyacını duyacaktır. Bu da, Rusya’nın sınırlı nükleer silah artışını caydırmanın Rusya’nın konvansiyonel saldırganlığını caydırmaktan daha önemli olacağı anlamına geliyor.

Üçüncüsü, NATO liderleri, eğer Rus liderler Ukrayna’da nükleer silah kullanmıyorsa başka şartlar altında da NATO’ya karşı nükleer silah kullanmazlar şeklinde bir çıkarımda bulunmamalıdırlar. Batı’da bazı kesimlerde tehlikeli olabilecek kadar hatalı şöyle bir varsayımda bulunma eğilimi var: nükleer silah kullanımını caydırmanın başarısız olması pek olası değildir çünkü herhangi bir şekilde, herhangi bir miktarda veya herhangi bir nedenle nükleer silah kullanılırsa çatışma hızla kontrolden çıkar ve otomatik olarak karşılıklı nükleer silahların kullanılacağı bir felaket boyutuna ulaşabilir. (Tabii ki sınırlı nükleer silah kullanımının da kontrolsüz bir artışa yol açması mümkündür, ancak bu hiçbir şekilde kesin değildir, hatta ihtimal dâhilinde bile olmayabilir). Bu hatalı varsayım hatalı bir çözüme yol açabilir: Rusya'nın herhangi bir düzeyde nükleer silah kullanımını caydırmak için öncelikle kontrolsüz nükleer artış tehdidine bel bağlamak, Rusya'nın stratejisini, bunu mümkün kılan nükleer yetenek dizisini ve nükleer saldırıların merkezi caydırıcılığının gayet sağlam olan istikrarını göz ardı etmek gibi. Rusya-ABD'nin anavatanına büyük ölçekli nükleer saldırılar.

Dördüncüsü, eğer Rus liderler, NATO’nun Ukrayna’daki savaşa askerî yollarla müdahalede bulunmaktaki isteksizliğinin devamlı olarak yineledikleri nükleer silah kullanma tehdidinden kaynaklandığı varsayımına kapılırlarsa, NATO’nun İttifak’a yöneltilmiş bu tür tehditler karşısında göstereceği savaşma kararı konusunda yanlış bir çıkarım yapmış olurlar. Bu yanlış algı, Rusya'yı gelecekteki bir krizde veya kabul edilebilir bir risk taşıyan bir çatışmada zorlayıcı nükleer tehditlerin veya nükleer silah kullanımının İttifak'ı böleceğine ve NATO’nun çatışmada Rusya’nın konumunu ciddi biçimde kötüleştirecek şekilde yanıt vermeyeceğine inandırabilir.

Uluslararası güvenlik ortamında sürmekte olan köklü değişim NATO’nun nükleer caydırıcılığının önemini de arttırıyor. Çin’in hızla artan nükleer kapasitesi sonucunda ABD ve müttefikleri çok yakında, bu nükleer çağda, ilk kez iki denk nükleer düşmanla karşı karşıya gelecekler. Çin’in bu yeni nükleer statüsü ona Tayvan’a saldıracak güveni verseydi, Rusya, başka bir nükleer rakibin ABD ordusunun dikkatini dağıtabileceği varsayımıyla hareket ederek bunu NATO’ya saldırmak için bir fırsat olarak görebilirdi. Böyle bir senaryoda NATO’nun konvansiyonel üstünlüğü büyük ölçüde azalabilir veya tamamen yok olabilir ve NATO, Rusya’nın konvansiyonel üstünlüğüne karşı koymak için nükleer silah kullanmaya zorlanabilir. Ve eğer Rusya, sahadaki nükleer silah avantajının kendisine askerî bir üstünlük sağladığı veya NATO’ya karşı yürüttüğü bu tür konvansiyonel saldırıların başarısızlıkla sonuçlanması durumunda bir koz sağladığı sonucuna varırsa, ortaya bir Rusya-NATO savaşı çıkabilir.

Sonuç olarak, Rusya’yı nükleer güç kullanmaktan caydırmak Ukrayna savaşı bittikten sonra da dört nedenle önemli olmaya devam edecektir:

    1. Rus liderler risk alma eğiliminde olduklarını ve bu süreçte yanlış hesap yapabileceklerini gösterdiler.
    1. Rus liderlerin Ukrayna’daki deneyimleri onları NATO’nun nükleer baskıya karşı zayıf olduğuna inandırmış olabilir.
    1. Rusya, konvansiyonel kuvvetlerinin Ukrayna’da gösterdiği performans nedeniyle muhtemelen nükleer silahlara daha fazla bel bağlayacaktır.
    1. Eğer ABD bir başka nükleer güç ile büyük bir çatışmaya girerse, Rusya’nın NATO’ya saldırması için bir fırsat doğabilir.

Bu nedenle, Rusya’yı nükleer güç kullanmaktan caydırmak Ukrayna savaşı bittikten sonra bile acil bir zorunluluk olmaya devam edecektir.

Rusya’nın nükleer caydırıcılık sorunu

Rusya’yı nükleer silah kullanmaktan caydırmak için Rusya’nın nükleer stratejisini, doktrinini, ve yeteneklerini anlamak gerekir. Rusya’nın nükleer kuvvetlerinin rolü, Rus topraklarına karşı girişilecek büyük çapta bir nükleer saldırıyı caydırmak ve NATO’nun konvansiyonel üstünlüğüne karşı operasyon alanında sınırlı nükleer silah kullanarak, mümkünse zorlayarak, ama gerekirse mağlubiyete uğratarak karşılık vermektir. Dolayısıyla Rus stratejisi sınırlı nükleer silah kullanımının büyük çapta bir ABD ve Rusya arasında çatışmaya yol açacak kadar kontrolsüz bir tırmanışa yol açmasının muhtemel olmadığı varsayımına dayanıyor; ve NATO’nun varsayılan stratejisini öncelikle kontrolsüz tırmanma tehdidine dayandırıyor.

Nükleer Silah kullanmaya “zorlama” seçeneği bir konvansiyonel savaşı Rusya’nın kabul edebileceği şartlarla sona erdirmeyi başarmak için sınırlı nükleer kullanım başlatmayı öngörüyor. Rusya’nın yakın geçmişteki davranışlarına bakılırsa, NATO kendisine hangi faktörlerin bu şartları oluşturabileceğini sormalı. Ukrayna’daki savaş başlamadan önce bu seçenek genellikle konvansiyonel yenilgiden kaçınmak için nükleer silah kullandırma amacıyla olayları tırmandırma anlamına geliyordu. Ancak Ukrayna’da savaşın bitmesinden sonraki dönemde Rusya’nın nükleer silahlara giderek daha fazla güvenme olasılığı, zorlayarak tırmandırma seçeneğinin kazanmak için de kullanılabileceği anlamına gelebilir.

Kıtalararası balistik füze Yar, 26 Ekim 2022 günü Rusya’da stratejik caydırma kuvvetleri tatbikatları sırasında fırlatıldı. Başkan Vladimir Putin, Moskova’nın Ukrayna’daki savaşta büyük bir tırmanış başlatabileceği konusunda giderek artan korkular arasında askerî kuvvetlerin nükleer tatbikatlarını izledi. ©Russia MOD via EYEPRESS / via Reuters
)

Kıtalararası balistik füze Yar, 26 Ekim 2022 günü Rusya’da stratejik caydırma kuvvetleri tatbikatları sırasında fırlatıldı. Başkan Vladimir Putin, Moskova’nın Ukrayna’daki savaşta büyük bir tırmanış başlatabileceği konusunda giderek artan korkular arasında askerî kuvvetlerin nükleer tatbikatlarını izledi. ©Russia MOD via EYEPRESS / via Reuters

Eğer Rus liderleri NATO’nun “Rusya devletinin varlığına” karşı bir tehdit oluşturduğuna karar verirlerse, “yenme” amaçlı tırmandırma seçeneği NATO’nun konvansiyonel kuvvetlerine karşı savaş alanında geniş çaplı nükleer operasyonlar yürütmeyi öngörür. Rusya’nın konvansiyonel kuvvetlerine yerleştirilen binlerce nükleer silahı kullanacak kuvvetlere ihtiyaç duyulmasının nedeni budur. NATO kendisine Ukrayna’dan sonra NATO ile olası bir savaşta Rus liderlerin ne gibi faktörlerin böyle bir tehdit oluşturduğunu düşünebileceklerini sormalıdır. Ve yine Rusya’nın nükleer silahlara daha çok bel bağladığı bir durumda Ruslar savaş alanında “yenme” seçeneğini savaşı kaybetmekten kaçınmak değil kazanmanın yolu olarak görebilirler.

NATO’nun nükleer caydırıcılık pozisyonunun korunması: bu neye mal olur ve neden

Rusya’nın stratejisinin ABD ve Rusya’nın birbirlerine saldırmaları durumunda karşılıklı caydırıcılığının çok güçlü olduğunu varsaydığı göz önüne alınırsa, Rusya'nın sınırlı nükleer kullanımına karşı caydırıcılığın başarılı olması için Rusya'nın sınırlı tırmanışı karşısında NATO'nun siyasi olarak zorlanmadan ve askerî olarak açıkça dezavantajlı duruma düşmeden direnme becerisine sahip olduğunun açıkça anlaşılması gerekir.

ABD ve Müttefiklerin inanılır bir Esnek Mukabele stratejisini mümkün kılan bir dizi nükleer yeteneğe sahip olmaları gerekir. Bu stratejinin amacı Rus yönetimini sınırlı bir tırmanışın NATO’nun kararlılığı konusunda yanlış hesaplar yapmaması konusunda bir garanti sağlamayacağına, savaşın Rusya’nın istediği şartlarla sona ermeyeceğine ve gerçekten de kontrolsüz tırmanış riski taşıdığına ikna etmektir. Thomas Schelling’in deyişiyle, NATO “işi şansa bırakan bir tehdit” yaratan “risk alma yarışına” tam anlamıyla hazır olarak algılanmalıdır.

Bu stratejiyi devreye sokabilmek için NATO’nun nükleer ve konvansiyonel kuvvetleri şu becerilere sahip olmalıdır:

      1. Rus liderlerini büyük bir yanlış hesap yaptıklarına, daha fazla nükleer kullanımın onları amaçlarına ulaştırmayacağına ve yarardan çok büyük zarara uğrayacaklarına ikna ederek caydırıcılığı yeniden yürürlüğe koyacak sağlam bir seçenek yelpazesi sağlamak.
      1. Rusya’nın savaş alanında nükleer silah kullanımının askerî etkisini ortadan kaldırmak.
      1. Daha sınırlı bir nükleer kullanım ortamında ABD ve Müttefiklerin hedeflerine ulaşmak için etkili biçimde çalışmalarını sürdürmek.

Bu şartları karşılayabilmek için NATO'nun devamlı olarak ileri mevkide konuşlandırılmış, uzun ömürlü savaş alanı nükleer yeteneklerine ihtiyacı vardır. Bu yeteneklerin çeşitli düzeylerde patlayıcı güce sahip olmaları, operasyonel açıdan uygun zamanda, hatasız bir şekilde düşmanın savaş alanı hava ve füze savunmalarına nüfuz edebilmeleri gerekir.

Tek başına stratejik nükleer kuvvetler NATO’nun ilk sınırlı nükleer silah kullanımı karşısında askerî açıdan etkili nükleer mukabeleye hazır olduğu konusunda Rus liderlerini ikna edebilecek kadar esnek ve elverişli değildir. Rusya'nın stratejisi, doktrin ve yetenekleri ve iki nükleer ülkeyle iki çatışma alanında aynı zamanda çatışma potansiyeli göz önüne alındığında, NATO'nun ek savaş alanı nükleer yeteneklerine ihtiyacı vardır.

NATO’nun çift yetenekli savaş uçakları yeteneklerinin modernize edilmesi gereklidir; bu iş devam etmektedir, ancak yeterli değildir. NATO’nun planlanan savaş alanı nükleer kuvvetleri çok küçük, yeterli dayanma gücünden yoksundur, ve Rusya’dan beklediğimiz çeşitli askerî senaryolarla baş edebilecek esnekliğe sahip değildir. Fakat bu kuvvetler Rusya'nın her silahını silahla eşleştirmek zorunda kalmadan büyük ölçüde geliştirilebilirler.

NATO'nun devamlı olarak ileri mevkide konuşlandırılmış, uzun ömürlü savaş alanı nükleer yeteneklerine ihtiyacı vardır. Bu yeteneklerin çeşitli düzeylerde patlayıcı güce sahip olmaları, operasyonel açıdan uygun zamanda, hatasız bir şekilde düşmanın savaş alanı hava ve füze savunmalarına nüfuz edebilmeleri gerekir. warontherocks.com
)

NATO'nun devamlı olarak ileri mevkide konuşlandırılmış, uzun ömürlü savaş alanı nükleer yeteneklerine ihtiyacı vardır. Bu yeteneklerin çeşitli düzeylerde patlayıcı güce sahip olmaları, operasyonel açıdan uygun zamanda, hatasız bir şekilde düşmanın savaş alanı hava ve füze savunmalarına nüfuz edebilmeleri gerekir. warontherocks.com

NATO’nun çift yetenekli savaş uçağı yeteneğini yukarıdaki gereklere sahip en azından bir tane daha savaş alanı nükleer yeteneği ile desteklemesi gerekir. Bu gereği karşılayacak çeşitli sistem adayları mevcutsa da ABD’nin saldırı denizaltılarında konuşlandırılmış nükleer silahla donanmış denizden fırlatılan cruise füzesi (SLCM-N) tüm gerekli vasıflara sahiptir.

Rusya’nın fırsatçı saldırısı durumunda NATO’nun konvansiyonel üstünlüğünün muhtemel çöküşü veya yok olması potansiyelini ele almak için, ABD’nin Çin ile bir savaşa girmesi durumunda NATO’nun bir konvansiyonel savaşı sürdürme ve kazanma yeteneğini geliştirmesi şarttır. Bu gibi iyileştirmeler yapılmadığı takdirde NATO’nun zaten yetersiz olan nükleer kuvvetleri daha fazla caydırma ve savaşma talepleri ile karşı karşıya kalabilir.

Tayvan üzerine yapılacak bir savaş, NATO'yu savunmak için yapılacak bir savaştan daha farklı ABD kuvvet unsurlarına (Asya'da öncelikle deniz ve hava kuvvetleri, Avrupa'da ise kara ve hava kuvvetleri) öncelik verilmesini gerektirecektir. Bu nedenle NATO'nun iki cepheli bir savaşta Avrupa'nın "ikinci savaş alanı" olmasının NATO-Rusya dengesi üzerinde yaratacağı etkiyi azaltmak için bazı adımlar atması gerekir. ABD'nin Avrupa ve Doğu Asya'da aynı anda askerî operasyonlara girişme yeteneğinin başlıca kısıtlaması lojistiktir: stratejik hava ve deniz taşımacılığı ve gelişmiş konvansiyonel mühimmat stokları. Ayrıca, iki cepheli bir çatışmada yetersiz kalacak olan "düşük yoğunluk, yüksek talep" Amerikan askerî yetenekleri de vardır: bombardıman uçakları, Entegre Hava ve Füze savunma sistemleri (IAMD), tanker uçakları, İstihbarat, Keşif, Gözetleme yetenekleri (ISR) ve Denizaltı Savunma yetenekleri gibi.

NATO bu eksiklikleri telafi etmek için daha da geliştirilmiş bir iş bölümü yaratabilir. ABD, daha fazla ağır kara kuvvet teçhizatını Avrupa'da önceden konuşlandırabilir ve daha hassas nokta vuruş yetenekleri sağlayabilir. NATO, ABD Sivil Yedek Hava Filosunun (CRAF) Avrupa versiyonunu oluşturabilir: ABD Sivil Yedek Hava Filosu (CRAF) Asya cephesine destek verirken Amerikan askerlerini Avrupa'daki teçhizatlarına taşımayı taahhüt eden sivil müttefik uçakları. Avrupalı Müttefikler NATO Entegre Hava ve Füze Savunması (IAMD), hava savaşlarını ve havadan ikmali destekleyecek tanker uçakları, geliştirilmiş Denizaltı Savunma yetenekleri ve Rusya'nın Baltık Devletleri, Polonya veya Romanya'yı olası işgalini hızla etkisiz hale getirebilecek birçok modern zırhlı tümen sağlayabilirler.

Sonuç olarak Avrupalı Müttefikler daha fazla konvansiyonel yeteneği daha verimli bir şekilde sağlamak zorundadırlar – Amerika’nın bu yöndeki talebini ABD’nin NATO savunması konusundaki taahhüdünün azaldığının bir belirtisi olarak yorumlamaksızın. Aynı zamanda ABD'nin de ilave savaş alanı nükleer yeteneği sağlaması gerekiyor. Bunların ikisinin de yapılmaması, Avrupa'da fırsatçı saldırı riskini doğuracak ve nükleer avantajı giderek artan bir düşman karşısında NATO'nun nükleer silahlara daha fazla bağımlı hale geleceği bir savaşa yol açacaktır.

Ukrayna'daki savaşın ardından Rusya'nın nükleer silah kullanımını caydırmak NATO'nun risk alacağı bir konu değildir. Sınırlı nükleer kullanımını caydıramamak veya buna karşı koyamamak, hem Rusya'nın konvansiyonel saldırganlığını hem de NATO'ya karşı nükleer tırmanışı, özellikle de Rusya'nın fırsatçı saldırganlığını, daha da olası hale getirecektir.